Göz muayenesi hastaların gözleriyle alakalı şikayetlerinde rahatsızlıklarının tespitini yapmak için hekim tarafından uygulanan, çeşitli prosedürlerdir. Hastaya öncelikle genel göz muayenesi yapılır ve genel göz muayenesi yapılmadan herhangi bir sorun olup olmadığı, varsa sorunun ne olduğu tespit edilemez.
Göz Muayenesi Nedir?
Göz
muayenesi nedir sorusuna karşılık, gözün birden fazla unsurunun detaylı
biçimde hekim tarafından incelenmesine göz muayenesi denir. Kapsamlı bir göz
muayenesi 30 dakika kadar sürer. Muayene esnasında damla kullanılır ve bununla
göz dibine bakılır. Ayrıca çeşitli göz testi uygulamaları yapılarak gözde
herhangi bir görme kusuru olup olmadığı tespit edilebilir.
Gözlerde pek çok farklı bölüm yer alır ve bu bölümlerde yüzlerce, binlerce hastalık oluşabilir. Bu nedenle ayrıntılı göz muayenesi yapılarak sorunlar tespit edilebilir.
Günümüzde göz testleri, ekipmanları ve araçları konusunda büyük gelişme
kaydedilmiştir. Bu sayede pek çok sorun tespit edilebilmekte, gerekli tedavi
süreçleri başlatılabilmektedir. Ayrıntılı göz muayenesi için olmazsa olmaz ise
gelişmiş testlerdir.
Gelişmiş
testler için mutlaka donanımlı sağlık merkezlerine müracaat edilmelidir. Satem
Mobil Sağlık olarak en gelişmiş göz testlerini kullanıyor, uzman ekibimizle
birlikte gerekli muayeneleri başarıyla yapıyoruz.
Göz
muayenesi oldukça kapsamlıdır. Genellikle görme düzeyi ölçümüyle başlar ve
ardından şunlarla devam eder:
·
Kapaklar,
·
Konjonktiva,
·
Kornea,
·
Ön Kamara,
·
İris,
·
Lens,
·
Vitreus,
·
Retina,
·
Görme Siniri,
·
Beyine Uzanan Görme Yolları.
Bütün
bu bölgeler göz muayenesi esnasında muayene edilip her bölgenin fonksiyonları
ölçülür. Dolayısıyla basit bir gözlük muayenesi gibi görülse de etkili bir göz
muayenesinde yüzlerce hastalığın ipucu aranabilir, tanıları konulabilir.
Göz
muayenesi ile gözün hem anatomisi değerlendirilir hem de görme ile ilgili
fonksiyonlarına bakılır. Bütün bölümlerinin sağlıklı olup olmadığı kontrol
edilir ve fonksiyonlarını normal yerine getirip getiremediğine bakılır. Genel olarak
bir göz muayenesi aşamaları şunlardan oluşur:
·
Görme ölçümü,
·
Gözlük muayenesi,
·
Ön bölüm muayenesi,
·
Göz tansiyonu ölçümü,
·
Retina muayenesi,
·
Görme siniri muayenesi.
Temel
göz muayenesi esnasında genellikle sorun anlaşılır ve soruna yönelik detaylı
muayeneye geçilir. Mesela glokom sorunu düşünülürse OCT ile görme siniri
ölçümleri ve görme alanı testi gibi testlere başvurulur. Retina problemi olduğu
düşünülürse göz anjiyosu ve OCT yapılır. Şaşılık problemi düşünülürse şaşılık
testleri gerçekleştirilir. Göz kuruluğu olduğu düşünülürse göz yaşı testleri
uygulanır.
Göz
muayenesi gözlerinde şikayeti olan hastalarda hemen yapılmak zorundadır. Yine
anne ve babasında ciddi göz hastalıkları olan kişilerde de doktor önerisine
göre çeşitli sıklıklarda muayene gereklidir. Bununla birlikte herhangi bir
şikayeti olmayan kişilerin de düzenli göz muayenesi yaptırmasında fayda vardır.
Doğumdan sonraki ilk yıl içinde mutlaka göz muayenesi yapılmalıdır. 3 yaşında,
6-7 yaşlarında yine yapılmalıdır. Herhangi bir şikayet olmasa dahi 10-40 yaş
aralığında her 5 yılda bir, 40-50 yaş aralığında her 2 yılda bir, 50 yaş
sonrasında ise yılda bir göz muayenesi yapılmalıdır.
Görme Keskinliği Testi
Görme
keskinliği testi genel göz muayenesinden sonraki bir diğer aşamadır.
Kapsamlı göz muayenesinin ardından ince detaylı görebilme yeteneği ölçülür.
Bunun için gittikçe küçülen rakamlardan oluşan bir test kullanılır. En küçük
objelerden daha büyük objelere doğru sırayla merkezi görmenin ne derecede
olduğu belirlenir. Görme keskinliği testi için en temelde üç fonksiyon ölçümü
yapılır:
·
Işık ayrımı fonksiyonu,
·
Uzaysal ayrım fonksiyonu,
·
Kesintili ışık ayrım fonksiyonu.
Oftamolojik Muayene (Göz Kırma Kusurlarının Ölçülmesi)
Oftamolojik
muayene (Göz kırma kusurlarının Ölçülmesi) göz numarasını tespit etmeye
yarayan otorefraktometre cihazıyla yapılan bir ölçümdür. Bu cihazla gözde
oluşan kırma kusuru ölçülür. Kırma kusuru halinde net görememe ortaya çıkar ve
gözlük muayenesi yapılır. Hastada bir göz kırma problemi varsa bunun için uygun
gözlük numarası belirlenir.
Göz muayenesi dendiğinde çoğu kişinin aklına gelen aslında budur. Uzaktan harfler okutularak başlanır. Böylece hastanın belli bir mesafeden uzağı ne derece gördüğü anlaşılır. Bu muayene öncesinde oto-ref cihazıyla hastanın gözlük numaraları ölçülmüş olur.
Bilgisayarlı göz muayenesi cihazı adı verilen bu
cihazla reaksiyon kusuru ölçülmüş olur. Eğer hasta gözlüksüz olarak uzaktaki
harflerin hepsini okuyamıyor ise bu sefer gözlük camları denenerek okuyup
okuyamadığı tespit edilir ve ikinci aşama, yani gözlük muayenesine geçilir.
Gözlük muayenesi ile miyop, hipermetrop ve astigmat gibi kusurların değerleri öğrenilir. Fakat bunlar her zaman iyi görmeyi garanti etmez.
Bu nedenle ilk
olarak gözde glokom, katarakt, retina hastalığı gibi çeşitli hastalıklar varsa
bunların düzeltilmesi gerekir. Aksi taktirde gözlük yalnızca görüntüyü retina
tabakasına odaklar. Yani hastalığı olmayan gözdeki ayar bozukluklarını düzenler.
Gözlük
muayenesi esnasında hastanın son derece dikkatli olması gerekir. Hekim hastaya
doğrudan gözlük vermez. Bunun yerine hastanın deneyerek seçim yapmasını, en iyi
hangi gözlükle gördüğünü belirlemesini amaçlar.
Çocuklarda
göz kırma kusurlarının ölçülmesi esnasında gözlerdeki uyum yapma yeteneğinin
baskılanmaması için gözlere bir damla damlatılır ve bu halde ölçüm
gerçekleştirilir. Kullanılan damlalar görmede geçici bulanıklık meydana
getirebilir.
Göz Kapağı Muayenesi
Göz
kapağı muayenesi sayesinde hekim tarafından göz kapakları, gözyaşı bezleri,
göz etrafındaki alanlar ve gözyaşı boşaltım sistemi detaylı biçimde muayene
edilir. Göz kapaklarının şekline, hareketine, göz kapakları arasında fark olup
olmadığına, rengine bakılır. Yine kapanıp açılma işlevlerinin sağlıklı şekilde
yerine getirip getiremedikleri incelenir, herhangi bir kitle bulunup bulunmadığı
gibi detaylı kontrol yapılır.
Göz Kasları Muayenesi
Göz
kasları muayenesi ile gözün iç kasları ve göz bebeğinin hareketleri
incelenir. Gözün içe ve dışa hareketlerini sağlayan çeşitli kaslar vardır.
Bunlardan içe hareketi m. Rectus internus, dışa hareketi m. Rectus externus
adlı kaslar sağlamaktadır. Bu kasların sağlıklı olup işlevlerini yerine getirip
getirmediklerini tespit etmek için göz kasları kontrol edilir. Gözün dış
kasları aynı zamanda gözlerin paralel durmasını sağlar. Çift görme ve şaşılık
muayenelerinde de göz kasları kontrol edilir.
Göz Tansiyonu Ölçümü
Göz tansiyonu ölçümü ile göz içi basınç kontrol edilir. Bunun için otomatik veya manuel yöntemler kullanılır. Otomatik yöntemlerde bilgisayarla göze temiz hava püskürtülür.
Manuelde ise hastanın göz tansiyon ölçümünü hekimin kendisi
yapar. Bu ölçümler özellikle glokom hastalığının erken evrede teşhisinde çok
önemlidir.
Her ne kadar göz tansiyonu ölçümünde pek çok farklı cihaz kullanılsa da bunlardan hastaya en uygunu seçilmelidir. Mesela en sık kullanılanlardan birisi halk arasında havalı cihaz olarak adlandırılan air puff tonometre olmaktadır.
Bu
cihazla göze hava üflenerek ölçüm yapılmakta, pratik olması nedeniyle öne
çıkmaktadır. Ancak özellikle glokom hastalarında, yani göz tansiyonu
hastalarında çok güvenilir kabul edilmemektedir.
Biyomikroskopta
mavi ışıkla hekimin yaptığı göz tansiyonu ölçümü en güvenilir yöntem kabul edilmektedir.
Özellikle glokom hastalarında göz muayenesi esnasında bu yöntemin tercih
edilmesi gerekir.
Biomikroskobik Muayene
Biomikroskobik
muayene esnasında kornea, iris, lens ve retina tabakasında detaylı inceleme
yapılır. Bunun için slit lamb adındaki cihaz kullanılır. Eğer herhangi bir
sorun tespit edilirse buna dair bulgular incelenir. Biyomikroskop olmadan göz
muayenesi yapmak mümkün değildir. Bunun nedeni biyomikroskop ile çıplak gözle
incelenemeyecek dokular büyütülerek çok rahat incelenebilmektedir.
Göz Dibi Muayenesi
Göz
dibi muayenesi göz bebeği büyütülerek yapılır ve bunun için damla
damlatılır. Muayene ile göz içi lensi ve retina detaylı incelenir. Gözün iç
yapısına bu muayene ile bakılır. Muayene ile başta şu hastalıklar saptanabilir:
·
Retina dekolmanı
·
Glokom
·
Hipertansiyon
·
Beyin tümörü
·
Vücuttaki çeşitli hastalıklara ait belirtiler.
Çocuklarda
uygulanan göz dibi muayenesi ile aynı zamanda gizli kalmış görme kusurları
tespit edilebilir.
Eğer
kişide optik sinir hastalıkları, retina dekolmanı, göz tansiyonu, sarı nokta
hastalığı, hipertansif retinopati, diabetik retinopati gibi çeşitli hastalıklar
varsa mutlaka göz dibi muayenesi yapılmalıdır. Bunun için farklı yöntemler
kullanılabilir.