İçindekiler
Asidoz ve alkaloz, vücudun asit-baz dengesi bozulduğunda ortaya çıkan durumlardır. Asidoz, kan pH'sının normalin altına düşmesiyle karakterizedir. Alkaloz ise, kan pH'sının normalin üzerine çıkmasıyla karakterizedir.
Asidoz, üç ana tipe ayrılabilir: solunum asidozu, metabolik asidoz ve renal asidoz. Solunum asidozu, karbondioksitin solunum yoluyla yeterince atılamaması sonucu oluşur. Metabolik asidoz, vücudun asitleri metabolize edememesi veya asitlerin üretiminin artması sonucu oluşur. Renal asidoz, böbreklerin asitleri yeterince uzaklaştıramaması sonucu oluşur.
Alkaloz da aynı şekilde üç ana tipe ayrılabilir: solunum alkalozu, metabolik alkaloz ve renal alkaloz. Solunum alkalozu, fazla miktarda karbondioksit atılması sonucu oluşur. Metabolik alkaloz, aşırı miktarda bazların vücuda girmesi veya asitlerin vücuttan atılmasına neden olan durumlar sonucu oluşur. Renal alkaloz, böbreklerin fazla miktarda asit atması sonucu oluşur.
Asidoz ve alkalozun belirtileri arasında nefes darlığı, halsizlik, baş ağrısı, kusma, kas ağrıları ve karın ağrısı yer alabilir. Tedavi, durumun nedenine bağlıdır. Örneğin, solunum asidozu durumunda, hastaya oksijen verilebilir veya ventilasyon desteği sağlanabilir. Metabolik asidoz durumunda, nedeni tedavi etmek önemlidir. Böbrek yetmezliği nedeniyle oluşan renal asidozda, diyaliz gerekebilir.
Asidoz ve alkaloz, hayatı tehdit edebilen durumlar olabilir, bu nedenle zamanında teşhis ve tedavi önemlidir. Asidoz ve alkalozun nedenleri arasında solunum bozuklukları, diyabet, böbrek hastalığı, ilaçlar ve diğer tıbbi durumlar yer alabilir.
Asidoz ve Alkalozun Nedenleri ve Risk Faktörleri
Asidoz ve alkaloz, çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir. Bunlar arasında:
· Solunum sistemi bozuklukları: Astım, akciğer enfeksiyonları, KOAH gibi solunum sistemi hastalıkları solunum asidozuna neden olabilir.
· Diyabet: Diyabetik ketoasidoz, metabolik asidoza neden olan bir durumdur.
· Böbrek hastalıkları: Böbrek yetmezliği, renal tubüler asidoz ve diğer böbrek hastalıkları renal asidoza neden olabilir.
· Elektrolit dengesi bozuklukları: Potasyum, sodyum ve kalsiyum gibi elektrolitlerin düzgün çalışmaması, asidoz ve alkaloz riskini artırabilir.
· İlaçlar: Aspirin, diüretikler, kortikosteroidler, antipsikotikler ve diğer bazı ilaçlar asidoz ve alkaloz riskini artırabilir.
· Beslenme: Aşırı alkol tüketimi, açlık, yüksek protein alımı ve diğer beslenme bozuklukları asidoz ve alkaloz riskini artırabilir.
· Travma: Ciddi yaralanmalar, ameliyatlar ve yanıklar, asidoz ve alkaloz riskini artırabilir.
Asidoz ve alkalozun risk faktörleri arasında yüksek irtifa, ileri yaş, kronik hastalıklar, aşırı egzersiz, hamilelik, aşırı terleme ve genetik faktörler yer alabilir.
Tedavi, altta yatan nedenin belirlenmesine bağlıdır. Asidoz ve alkalozun nedeni tedavi edildikten sonra, durumun düzelmesi beklenir. Özellikle ciddi durumlarda, hastanın takip edilmesi, solunum desteği, diyaliz veya diğer tedaviler gerekebilir. Asidoz ve alkalozun önlenmesi, sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, ilaçları doğru şekilde kullanma ve altta yatan tıbbi durumların tedavisi gibi yaşam tarzı değişiklikleri yoluyla mümkündür.
Asidoz ve Alkalozun Belirtileri ve Teşhisi
Asidoz ve alkalozun belirtileri genellikle durumun şiddetine ve nedenine bağlıdır. Aşağıda her iki durum için yaygın belirtiler verilmiştir:
Asidoz Belirtileri:
· Nefes darlığı ve solunum zorluğu
· Halsizlik ve yorgunluk
· Baş ağrısı
· Konsantrasyon ve hafıza sorunları
· Kusma ve mide bulantısı
· Kas zayıflığı ve kas krampları
· Hızlı solunum ve kalp atışı
· Uyuşukluk ve baygınlık hissi
Alkaloz Belirtileri:
· Nefes darlığı ve hızlı solunum
· El, ayak, yüz ve dudaklarda karıncalanma ve uyuşukluk
· Kas spazmları ve kramplar
· Mide bulantısı ve kusma
· Huzursuzluk ve endişe hissi
· Baş dönmesi ve sersemlik hissi
· Kalp atışında düzensizlikler
· Konvülsiyonlar (aşırı durumlarda)
Asidoz ve alkalozun teşhisi, kan pH'sının ölçülmesiyle yapılır. Normal kan pH'sı 7,35-7,45 arasında olmalıdır. Kan pH'sı, kan gazları adı verilen bir test ile ölçülür. Bu test, kan örneği alınarak yapılır. Ayrıca, altta yatan nedenin teşhisi için diğer testler de gerekebilir. Bu testler arasında elektrolit testleri, böbrek fonksiyon testleri, solunum testleri ve diğer tıbbi testler yer alabilir.
Asidoz ve alkalozun nedenleri ve şiddeti farklı olabileceğinden, teşhis ve tedavi hastanın durumuna özel olarak belirlenmelidir. Tedavi, altta yatan nedenin tedavi edilmesini içerebilir. Örneğin, solunum asidozuna neden olan bir enfeksiyonun tedavisi, hastanın solunumunun iyileştirilmesini ve kan pH'sının normal aralığa dönmesini sağlayabilir. Altta yatan nedenin tedavisi mümkün değilse, semptomları hafifletmek için diğer tedaviler kullanılabilir. Tedaviler arasında sıvı ve elektrolit takviyeleri, ilaçlar ve solunum desteği bulunabilir.
Asidoz ve Alkalozun Komplikasyonları ve Tedavisi
Asidoz ve alkalozun şiddetine ve süresine göre çeşitli komplikasyonları olabilir. Bu komplikasyonlar, hayatı tehdit edebilir ve tedavi edilmezse kalıcı hasarlara neden olabilir. Aşağıda her iki durum için yaygın komplikasyonlar ve tedavileri verilmiştir:
Asidoz Komplikasyonları:
· · Kas zayıflığı ve kalp yetmezliği
K· Akciğer ödemi
· Yüksek potasyum seviyeleri
· Kasılma ve nöbetler
Asidoz Tedavisi:
Altta yatan nedenin tedavisi
· Sıvı ve elektrolit takviyeleri
· Oksijen tedavisi veya ventilasyon desteği
· Asitlerin böbrekler tarafından uzaklaştırılması için ilaçlar
· Kan pH'sını düzenlemek için ilaçlar
· Alkaloz Komplikasyonları:
· Koma
· Kas spazmları ve kramplar
· Kalsiyum eksikliği
· Hipoventilasyon (solunum yetersizliği)
· Kalp aritmi (düzensiz kalp atışı)
Alkaloz Tedavisi:
· Altta yatan nedenin tedavisi
· Sıvı ve elektrolit takviyeleri
· Solunumun düzenlenmesi için tedavi (örneğin, nefes alma egzersizleri)
· İlaçların azaltılması veya kesilmesi (ilaçlar alkaloz nedeni oluyorsa)
· Kan pH'sını düzenlemek için ilaçlar
Asidoz ve alkalozun tedavisi, altta yatan nedenin tedavisi ile birlikte semptomların hafifletilmesini ve kan pH'sının normal aralığa dönmesini içerebilir. Özellikle ciddi durumlarda, hastanın takip edilmesi ve solunum desteği, diyaliz veya diğer tedaviler gerekebilir. Komplikasyonların önlenmesi, asidoz ve alkalozun teşhisinden ve tedavisinden önce altta yatan nedenin belirlenmesine bağlıdır. Hastalar, yaşamlarını tehdit eden belirtiler geliştirdiklerinde acil tıbbi yardım almalıdırlar.
Solunum Asidozu ve Alkalozu
Solunum asidozu, vücudun yeterince karbondioksit atamaması nedeniyle oluşan bir asidoz durumudur. Solunum alkalozu ise, vücudun fazla karbondioksit atması nedeniyle oluşan bir alkaloz durumudur. Her iki durum da solunum sisteminin bozukluğundan kaynaklanır.
Solunum Asidozu Belirtileri:
· Nefes darlığı ve solunum güçlüğü
· Baş ağrısı
· Uyuşukluk ve baygınlık hissi
· Hızlı solunum ve kalp atışı
· Kusma ve mide bulantısı
· Kas zayıflığı ve kas krampları
· Hızlı yorgunluk ve halsizlik
Solunum Asidozu Nedenleri:
· KOAH (kronik obstrüktif akciğer hastalığı)
· Astım
· Akciğer enfeksiyonları
· Akciğer yaralanmaları
· Narkotik ilaç kullanımı
· Solunum kaslarındaki zayıflık
Solunum Asidozu Tedavisi:
· Oksijen tedavisi
· Solunum destek cihazları
· Altta yatan nedenin tedavisi (örneğin, akciğer enfeksiyonunun tedavisi)
· Kan pH'sını düzenlemek için ilaçlar (örneğin, bikarbonat)
Solunum Alkalozu Belirtileri:
· Hızlı ve yüzeysel solunum
· Baş dönmesi ve sersemlik hissi
· Kas spazmları ve kramplar
· Mide bulantısı ve kusma
· Konfüzyon ve huzursuzluk
· Kalp atışında düzensizlikler
Solunum Alkalozu Nedenleri:
· Anksiyete
· Yüksek irtifa
· Aşırı hızlı solunum egzersizleri
· Yüksek ateş
· Karaciğer yetmezliği
· İlaçların aşırı dozda kullanımı (örneğin, aspirin)
Solunum Alkalozu Tedavisi:
· Altta yatan nedenin tedavisi
· Solunumun düzenlenmesi için tedavi (örneğin, nefes alma egzersizleri)
· İlaçların azaltılması veya kesilmesi (ilaçlar alkaloz nedeni oluyorsa)
· Kan pH'sını düzenlemek için ilaçlar
Solunum asidozu ve alkalozu, kan pH'sını düzenlemek için solunumun düzenlenmesini içeren tedavilerle tedavi edilir. Solunum asidozu durumunda oksijen tedavisi ve solunum destek cihazları kullanılabilir. Solunum alkalozunda, solunumun düzenlenmesi için nefes alma egzersizleri yapılabilir ve ilaçların azaltılması veya kesilmesi gerekebilir.
Metabolik Asidoz ve Alkaloz
Metabolik asidoz, vücudun asitlerin birikmesi veya bazların kaybı nedeniyle kan pH'sının düşmesiyle oluşan bir asidoz durumudur. Metabolik alkaloz ise, vücudun asitlerin kaybı veya bazların birikmesi nedeniyle kan pH'sının yükselmesiyle oluşan bir alkaloz durumudur.
Metabolik Asidoz Belirtileri:
· Yorgunluk ve halsizlik
· Nefes darlığı ve solunum zorluğu
· Baş ağrısı ve karın ağrısı
· Kusma ve mide bulantısı
· Aşırı susama ve ağız kuruluğu
· Konsantrasyon ve hafıza sorunları
· Kas zayıflığı ve kas krampları
· Metabolik Asidoz Nedenleri:
Diyabetik ketoasidoz
· Böbrek hastalığı ve böbrek yetmezliği
· Laktik asidoz (aşırı egzersiz, alkol zehirlenmesi veya şok gibi durumlarda oluşabilir)
· Toksinlerin birikmesi (örneğin, methanol veya etilen glikol zehirlenmesi)
· Aşırı miktarda asit tüketimi (örneğin, aspirin)
Metabolik Asidoz Tedavisi:
· Altta yatan nedenin tedavisi
· Sıvı ve elektrolit takviyeleri
· Asitlerin böbrekler tarafından uzaklaştırılması için ilaçlar
· Kan pH'sını düzenlemek için ilaçlar (örneğin, bikarbonat)
Metabolik Alkaloz Belirtileri:
· Baş dönmesi ve sersemlik hissi
· Uyuşukluk ve baygınlık hissi
· Kas spazmları ve kramplar
· Aşırı susama ve ağız kuruluğu
· Kusma ve mide bulantısı
· Huzursuzluk ve konfüzyon
Metabolik Alkaloz Nedenleri:
· Kusma veya ishal gibi sıvı kaybı nedeniyle asit kaybı
· Potasyum veya klorür kaybı
· Antiasitlerin aşırı kullanımı
· Steroid ilaçların aşırı kullanımı
Metabolik Alkaloz Tedavisi:
· Altta yatan nedenin tedavisi
· Sıvı ve elektrolit takviyeleri
· İlaçların azaltılması veya kesilmesi (ilaçlar alkaloz nedeni oluyorsa)
· Kan pH'sını düzenlemek için ilaçlar
Metabolik asidoz ve alkaloz, kan pH'sının düzenlenmesi için sıvı ve elektrolit takviyeleri, ilaçlar ve diğer tedaviler kullanılarak tedavi edilir. Altta yatan nedenin tedavisi çok önemlidir.
Renal Asidoz ve Alkaloz
Renal asidoz, böbreklerin asitleri uzaklaştıramaması veya yeterli miktarda bikarbonat üretememesi nedeniyle kan pH'sının düşmesiyle oluşan bir asidoz durumudur. Renal alkaloz ise, böbreklerin asitleri yeterince uzaklaştırması veya fazla miktarda bikarbonat üretmesi nedeniyle kan pH'sının yükselmesiyle oluşan bir alkaloz durumudur.
Renal Asidoz Belirtileri:
· Kas zayıflığı ve kas krampları
· Yorgunluk ve halsizlik
· Solunum güçlüğü
· Nefes kokusu
· Baş ağrısı ve karın ağrısı
· Kusma ve mide bulantısı
· Kalp ritim bozuklukları
Renal Asidoz Nedenleri:
· Böbrek hastalığı ve böbrek yetmezliği
· Sistematik lupus eritematozus (SLE)
· Süt ürünleri alerjisi
· İlaç yan etkileri (örneğin, aspirin)
Renal Asidoz Tedavisi:
· Altta yatan nedenin tedavisi
· Sıvı ve elektrolit takviyeleri
· Asitlerin böbrekler tarafından uzaklaştırılması için ilaçlar
· Kan pH'sını düzenlemek için ilaçlar (örneğin, bikarbonat)
Renal Alkaloz Belirtileri:
· Baş dönmesi ve sersemlik hissi
· Kusma ve mide bulantısı
· Kas spazmları ve kramplar
· Huzursuzluk ve konfüzyon
· Aşırı susama ve ağız kuruluğu
· Uyuşukluk ve baygınlık hissi
Renal Alkaloz Nedenleri:
· Kusma veya ishal gibi sıvı kaybı nedeniyle asit kaybı
· Potasyum veya klorür kaybı
· Antiasitlerin aşırı kullanımı
· Steroid ilaçların aşırı kullanımı
Renal Alkaloz Tedavisi:
· Altta yatan nedenin tedavisi
· Sıvı ve elektrolit takviyeleri
· İlaçların azaltılması veya kesilmesi (ilaçlar alkaloz nedeni oluyorsa)
· Kan pH'sını düzenlemek için ilaçlar
Renal asidoz ve alkaloz, kan pH'sının düzenlenmesi için sıvı ve elektrolit takviyeleri, ilaçlar ve diğer tedaviler kullanılarak tedavi edilir. Altta yatan nedenin tedavisi çok önemlidir. Tedavi edilmeyen durumlarda, komplikasyonlar oluşabilir ve kalıcı hasarlar meydana gelebilir.
Asidoz ve Alkalozun Önlenmesi ve Yönetimi
Asidoz ve alkalozun önlenmesi ve yönetimi için aşağıdaki önlemler alınabilir:
· Beslenme: Sağlıklı ve dengeli bir beslenme düzeni, vücudun asit-baz dengesini korumaya yardımcı olabilir. Yeterli miktarda su içmek, taze sebzeler, meyveler ve tam tahıllar gibi alkali yiyecekler tüketmek, asit-baz dengesinin korunmasına yardımcı olabilir.
· Egzersiz: Düzenli egzersiz, vücudun asit-baz dengesini korumaya yardımcı olabilir. Fakat aşırı egzersiz yapmak, laktik asit birikmesine neden olabilir ve bu da asidoza neden olabilir.
· İlaçların kullanımı: İlaçların kullanımında dikkatli olunmalıdır. Aspirin, antidepresanlar ve bazı diüretikler, asidoz riskini artırabilirken, antiasitler ve bazı diüretikler ise alkaloz riskini artırabilir.
· Altta yatan hastalıkların tedavisi: Altta yatan hastalıkların tedavisi, asidoz ve alkaloz riskini azaltabilir. Örneğin, diyabetli hastaların kan şekeri düzeylerini kontrol altında tutmaları, diyabetik ketoasidoz riskini azaltabilir.
· Doktor kontrolü: Kronik hastalığı olanlar veya asidoz veya alkaloz semptomları gösterenler, bir doktora danışarak düzenli sağlık kontrolü yapmalıdırlar. Erken teşhis ve tedavi, olası komplikasyonların önlenmesine yardımcı olabilir.
· İçme suyu kalitesi: İçme suyunun kalitesi, asit-baz dengesini etkileyebilir. Su kaynaklarının ve su arıtma sistemlerinin kalitesi, asit-baz dengesinin korunmasına yardımcı olabilir.
· Sigara ve alkol: Sigara ve alkol tüketimi, vücudun asit-baz dengesini etkileyebilir. Bu nedenle, sigara ve alkol tüketiminden kaçınılmalı veya azaltılmalıdır.
Asidoz ve alkalozun yönetimi, belirtileri tedavi etmeyi ve altta yatan nedenleri ortadan kaldırmayı içerir. Bu nedenle, doktor kontrolü ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, asidoz ve alkalozun önlenmesi ve yönetimi için önemlidir.
Asidoz ve Alkalozda Alternatif Tedavi Yaklaşımları
Asidoz ve alkalozun alternatif tedavi yaklaşımları arasında şunlar yer alabilir:
Bitkisel tedaviler: Bazı bitkisel takviyeler, vücudun asit-baz dengesini korumaya yardımcı olabilir. Örneğin, limon suyu, elma sirkesi ve maydanoz gibi yiyecekler ve içecekler alkali özelliklere sahip olabilir.
Homeopatik tedavi: Bazı homeopatik ilaçlar, vücudun asit-baz dengesini korumaya yardımcı olabilir. Bu tedavi yöntemi, bireysel semptomlara ve kişinin tıbbi geçmişine göre özelleştirilmiştir.
Yoga ve meditasyon: Yoga ve meditasyon gibi stres yönetimi teknikleri, vücudun asit-baz dengesinin korunmasına yardımcı olabilir.
Akupunktur: Akupunktur, vücudun asit-baz dengesini düzenlemeye yardımcı olabilecek bir tedavi yöntemidir.
pH dengesi takibi: Vücudun pH dengesi takip edilebilir ve bu sayede düzenli olarak asit-baz dengesi sağlanabilir. Bu takip için, evde test yapılabilen pH ölçerler kullanılabilir.
Ancak, alternatif tedavi yöntemlerinin etkinliği konusunda yeterli bilgi ve kanıt mevcut değildir. Bu nedenle, alternatif tedavi yöntemlerinin kullanımı, her zaman bir sağlık uzmanıyla tartışılmalıdır ve tedavi amaçlı kullanılmadan önce doktor onayı alınmalıdır.
Öte yandan, asidoz ve alkaloz gibi ciddi durumların tedavisi için alternatif tedavi yöntemleri yalnızca destekleyici bir tedavi olarak kullanılmalıdır. Tedavi süreci boyunca, bir doktor kontrolünde kalmak ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek önemlidir.
Asidoz ve Alkalozda Yaşlılık, Gebelik ve Çocukluk Dönemi
Asidoz ve alkalozun yaşlılık, gebelik ve çocukluk dönemlerinde farklı etkileri olabilir.
Yaşlılıkta, böbrek fonksiyonlarının azalması ve diğer yaşlılıkla ilgili faktörler, asit-baz dengesini etkileyebilir. Bununla birlikte, yaşlılarda asidoz ve alkalozun belirtileri, genç insanlarda görülen semptomlardan farklı olabilir. Yaşlılar genellikle, yorgunluk, baş dönmesi ve hafıza kaybı gibi semptomları yaşarlar.
Gebelikte, vücudun metabolik hızı artar ve vücuttaki sıvı ve elektrolit dengesi değişir. Bu nedenle, gebelerde asidoz ve alkaloz riski artabilir. Gebelerde görülen semptomlar arasında yorgunluk, mide bulantısı, kusma, baş ağrısı ve yüksek tansiyon bulunur.
Asidoz ve Alkalozun Psikolojik Etkileri ve Psikolojik Tedaviler
Çocukluk döneminde, asidoz ve alkaloz genellikle bazı hastalıkların veya enfeksiyonların sonucu ortaya çıkar. Çocuklar, genellikle dehidrasyon, kusma ve ishal gibi semptomlar yaşarlar.
Asidoz ve alkalozun psikolojik etkileri de olabilir. Özellikle kronik asidoz veya alkaloz durumlarında, yorgunluk, halsizlik, depresyon ve anksiyete gibi psikolojik semptomlar ortaya çıkabilir.
Asidoz ve alkalozun psikolojik etkileri ile mücadele etmek için, psikolojik tedaviler kullanılabilir. Bu tedaviler arasında bilişsel davranış terapisi, meditasyon, yoga ve stres yönetimi teknikleri yer alabilir. Bu tedaviler, semptomların yönetilmesine yardımcı olabilir ve psikolojik sağlığı iyileştirebilir. Ancak, psikolojik semptomlar, asidoz veya alkalozun altta yatan nedenleri ile birlikte değerlendirilmelidir ve tedavi edilmelidir.
Kanda asidoz olursa ne olur?
Kanda asidoz, kanın pH seviyesinin düşerek normalden daha asidik hale gelmesidir. Asidoz, solunum ve metabolik asidoz olmak üzere iki türe ayrılır. Asidoz durumunda, vücuttaki hücrelerin normal çalışmaları bozulur ve bu da çeşitli sağlık sorunlarına yol açar. Baş dönmesi, halsizlik, nefes darlığı, kafa karışıklığı ve koma gibi semptomlar görülebilir.
Kanda alkaloz ne demek?
Kanda alkaloz, kanın pH seviyesinin yükselerek normalden daha alkali hale gelmesidir. Alkaloz, solunum ve metabolik alkaloz olmak üzere iki türe ayrılır. Alkaloz durumunda, vücuttaki hücrelerin normal çalışmaları bozulur ve çeşitli sağlık sorunlarına yol açar. Baş dönmesi, halsizlik, kas krampları, titreme ve koma gibi semptomlar görülebilir.
Kanda asidoz ne demek?
Kanda asidoz, kanın pH seviyesinin düşerek normalden daha asidik hale gelmesi durumudur. Bu durum, solunum ve metabolik asidoz olmak üzere iki türe ayrılır. Asidoz, hücrelerin işleyişini etkileyerek çeşitli sağlık sorunlarına neden olur.
Alkaloz durumunda ne yapılmalı?
Alkaloz durumunda, öncelikle tıbbi yardım alınmalıdır. Doktor, hastanın durumunu değerlendirecek ve neden olan faktörleri belirleyerek uygun tedavi yöntemini seçecektir. Alkalozun nedeni, tedavi seçeneklerinin belirlenmesinde önemli bir rol oynar. Tedavi, genellikle altta yatan nedenin düzeltilmesine yöneliktir.
Asidoz olan hastaya ne yapılır?
Asidoz olan hastaların tedavisi, asidozun nedenine bağlı olarak değişir. Solunum asidozunda, hastanın solunum yetersizliğinin nedeni ve şiddeti değerlendirilir ve oksijen tedavisi uygulanır. Metabolik asidozda ise, altta yatan nedenin tedavisi ve gerektiğinde sıvı, elektrolit ve bikarbonat replasmanı uygulanır. Tedavi sürecinde hastanın durumunun düzenli olarak takip edilmesi önemlidir.
Asidoz tedavi edilmezse ne olur?
Asidoz tedavi edilmezse, hücrelerin işleyişini olumsuz yönde etkileyerek organların düzgün çalışmasını engeller ve vücutta çeşitli sağlık sorunlarına yol açar. Uzun süreli ve tedavi edilmemiş asidoz durumunda, şiddetli asidemi, şok, organ yetmezliği ve hatta ölümle sonuçlanabilir. Bu nedenle asidozun erken teşhis edilmesi ve uygun tedavi yöntemleri ile ele alınması önemlidir.