Sodyum Testi Nedir? Nasıl Yapılır? Sodyum Testi Hakkında Bilgi veya Testi Yaptırmak Randevu Ala bilirsiniz.
Sodyum, hücre içi ve dışında sıvı ve asit-baz dengesini sağlayan çok önemli bir mineraldir ve vücudumuza girişi özellikle soframızda tükettiğimiz tuz sayesinde olmaktadır.
Sodyum Testi Testi hakkında bilgi almak için bizi arayın 0216 606 45 05 .
Randevu, soru veya fiyat öğrenmek için için lütfen buradan bize yazın.
Su, vücudumuzdaki tüm canlılık fonksiyonlarının yürütülmesinde önemli bir role sahiptir.
Bunlara örnek vermek gerekirse asit- baz dengesinin sağlanması; gıdaların sindirilmesi; hücre içi ve dışı gıda, elektrolit, mineral ,amino asit, ilaç gibi tüm maddelerin taşınması; toksinler gibi metabolik atıkların atılması gibi tüm faaliyetler su sayesinde gerçekleştirilir.
İşte sodyum vücudumuzda bulunan bu su dengesini sağlamak için potasyum, klor gibi diğer elementlerle birlikte çalışan çok önemli bir mineraldir.
İnsanlar için en önemli sodyum kaynağı sofra tuzu olmasıyla birlikte günlük tükettiğimiz ekmek ve tahıl ürünleri, ıspanak, havuç, karnıbahar gibi besinlerle, yumurta, süt ve süt ürünleri, deniz mahsüllerinden de bir kısım sodyum ihtiyacımızı karşılamaktayız.
Sodyumun vücudumuzdaki görevlerini özetlemek gerekirse:
Kandaki sodyum düzeyini ölçtüğümüz sodyum testi genel olarak vücudun elektrolit dengesini, asit-baz dengesini, su metabolizmasını değerlendirmek amacıyla yapılan bir laboratuvar testidir.
Yiyeceklerle aldığımız sodyum vücudumuzun ihtiyacı kadar kullanıldıktan sonra fazlası böbreklerimiz tarafından süzülerek idrarla birlikte atılır.
Tüm vücut sıvılarında ve kanda bulunan sodyum böbrekler tarafından düzenlenir. Sodyum atılımı sağlıklı böbreklerde GFR hızı ile orantılıdır.
Vücudumuzdaki sodyum dengesinin sağlanmasında etkili bazı hormonlardan da bahsetmek gerekir.
İdrar ile sodyum atılımını arttıran natriüretik peptidler ya da azaltan aldestoron hormonları ve susuzluk hissinin veren ADH hormonu (antidiüretik hormon) sodyum dengesinin sağlanmasında etkili hormonlardır.
Bahsedilen emilim- atılım arasındaki bütün bu sistemler normal düzeyde çalıştığında ortada bir sorun yoktur. Ama herhangi birinde oluşan sorun anormal kan sodyum düzeylerinin görülmesine ve buna bağlı sağlık sorunlarının görülmesine sebep olur.
Sıvı elektrolit dengesi ve vücuttaki dağılımı Endokrin sistem, Renal sistem, Sinir sistemi, Gastroentestinal sistem, Solunum sistemleri ve Lenfatik sistem tarafından düzenlenir. Bu sistemlerdeki herhangi bir bozukluk sıvı elektrolit dengesini de bozar.
√ Böbrek fonksiyonlarını değerlendirmek
√ Vücut içindeki elektrolit dengesini değerlendirmek
√ Akut veya kronik hipernatreminin takibini yapmak için doktor tarafından talep edilir.
√ Genellikle rutin sağlık kontrollerinde Check-up taramalarında da vücut işleyişi hakkında bilgi almak için diğer elektrolit testleriyle birlikte sodyum testi yaptırılabilir.
√ Kalp yetmezliği, yüksek kan basıncı, karaciğer hastalığı ve böbrek hastalığı gibi belli sorunların tedavisinin takibi için genellikle elektrolit paneli istenebilir.
√ Sodyum testi, eğer vücut susuz kalmış ise veya herhangi bir ödem oluşmuşsa, yüksek ve düşük kan basıncı mevcut ise ve bunun gibi kronik rahatsızlıkların takibi yapılmak istendiğinde talep edilir.
Kandaki normal plazma sodyum düzeyi 135-145 mEg/L (mmol/L)’dir.
İnsan vücudunda bulunan sodyumun 1/3 i kemik ve kıkırdaklarda bulunurken 2/3’ü ekstrasellüler sıvılarda yer alan değişken kısımdır.
Erişkinlerde günlük sodyum alımı 2400 mg’dan daha az olması önerilmektedir Sağlıklı bir insan ortalama günlük bir çay kaşığı tuz alımı ile sodyum ihtiyacını karşılayabilmektedir.
Bir litre kanda 145 mEg/L’den daha fazla sodyum bulunma durumu hipernatrami yani sodyum yüksekliği olarak tanımlanır. Genellikle kan sodyum değeri yüksek çıkarsa yeterince sıvı tüketmediğiniz yani vücudun susuz kaldığı anlamına gelir.
Ayrıca;
Öncelikle sodyum yüksekliğine neden olan hastalık veya hastalıklar teşhis edilmeli ve uygun tedavi uygulanmalıdır.
Hasta kişi mutlaka günlük su ihtiyacını karşılamalıdır.
Tuz tüketimini azaltması çok önemlidir.
Bir litre kanda sodyumun 135 mEg/L daha az bulunma durumu hiponatrami yani sodyum düşüklüğü olarak tanımlanır. Bu vücuttaki toplam sodyum miktarının su miktarından daha az olduğu anlamına gelir.
√ Aşırı sodyum kaybı;
√ Sodyumun fazla atıldığı durumlar;
√ Endokrin hastalıklar;
√ Günlük yetersiz tuz alımı
√ Bazı ilaçlar;
Sodyum düzeylerinin azalmasına neden olabilirler.
Kişilerde görülen kan sodyum düşüklüğü genellikle çok fazla sodyum kaybı olduğunu göstermektedir.
Nadiren de olsa yiyecekler de ve sıvılarda yeterince tuz bulunmaması durumlarında da hiponatrami ortaya çıkabilir.
Çoğunlukla sodyum kaybından kaynaklanan bir durumdur.
Kalp yetmezliği, siroz, beyin ve akciğere ait hastalıklar, birçok kanser tipi ve bazı ilaçlar vücudun çok fazla ADH (antidiüretik hormon) üretmesine sebep olabilir. Bu duruma bağlı olarak da vücudun çok fazla su tutmasıyla hiponatremi ortaya çıkabilir.
Eğer sodyum düzeyinde düşüklükle beraber kendinizi yorgun ve güçsüz hissederseniz; bu durum daha da ileriye giderek zihin bulanıklığı, hatta komaya kadar gidebilir.
Sodyum seviyeniz yavaş yavaş düştüğünde herhangi bir belirti göremeyebilirsiniz. Bu yüzden herhangi bir hastalık belirtisi görülmese de düzenli olarak sodyum düzeylerinin kontrol edilmesi sizin için faydalı olacaktır.
Böbrek, karaciğer ve kalple ilgili rahatsızlıklar sodyum düşüklüğüne neden olabilir. Bu önemli organlarla ilgili sorunlar varsa tedavi edilmelidir.
Sodyum düşüklüğü yaşayan kişilerin su tüketim miktarı doktoru tarafından ayarlanabilir.
Sodyum testi için küçük bir miktar kan alınır ve alınan kan numune olarak kullanılır. Bazı özel durumlarda ise doktorunuz idrar ve terde de sodyum testi isteyebilir.
Sodyum testi için herhangi bir hazırlığa gerek yoktur
Bazı zamanlarda kan sodyum seviyesini tek başına kontrol etmek yetmeyebilir. Bunun yanında idrar sodyum konsantrasyonunun da değerlendirilmesi gerekmektedir.
Normalden fazla sodyum alırsak hem kan sodyum düzeyi yükselir hem de vücut fazla sodyumu idrar yoluyla atacağı için idrar sodyumu da yükselir.
Vücut çok fazla sodyum kaybederse idrar sodyum düzeylerinde yükselme olabilir.
Bu durumda kan düzeyleri azalmış da olabilir, normal değerde de olabilir. Eğer kan sodyum düzeylerindeki düşüklük sodyum alımına bağlı ise idrar sodyum konsantrasyonu da düşecektir.
Eğer idrarda azalmış sodyum düzeyleri tespit edilmiş ise dehidratasyon, karaciğer hastalığı, nefrotik sendrom veya konjestif kalp yetmezliği bulguları olabilir.
Erişkinlerde günlük sodyum alımı 2400 mg’dan daha az olması önerilmektedir. İnsanlar günlük diyetlerinde yeterli miktarda sodyum tükettikleri için önerilen sodyum miktarının üzerine çıkılmaması önemlidir.
Çorba, peynir, kraker, turşu gibi besinlerin içeriğinde tuz bulunduğu için diyetimizde bulunan tuz kaynaklarıdır. Yine diğer hazır yiyeceklerde ve restoran yemeklerinde tuz yeterli miktarda bulunmaktadır.
Hipertansiyonu olan veya sodyuma duyarlı bireylerin sodyum alımında kısıtlama yapması sağlık açısından belli etkiler ortaya çıkartmaktadır.
Hipertansiyon olmasa bile sağlıklı beslenme açısından sodyum alımının kısıtlanması kalp hastalıkları oluşma riskini ve yüksek kan basıncı sorunlarını azaltmaktadır.
Sofra tuzu, salata, et, balık, pastırma, peynir, salatalık turşusu, hazır çorba, konserve sebzeler, fast food ürünler, tuzlu kuruyemişler, simit ve benzer gıdalar sodyum içeriğinden zengin besinlerdir.
Bu makale tıbbi tavsiye olarak yorumlanmamalıdır. Sağlıklı yaşam rutininizde herhangi bir değişiklik yapmadan önce lütfen doktorunuzla görüşün.
2017 yılında kurulmuş olan Satem mobil sağlık hizmetleri, branşlarında uzman 25 kişilik kadrosu ile mobil sağlık hizmetleri...
Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar Nelerdir? - Satem Mobil Sağlık
Periyodik muayene nedir? Erken teşhis, kişiye özel sağlık taramaları ve koruyucu tıp çözümleriyle yaşam kalitenizi artırın.
Zatürrenin iyileşme belirtileri nelerdir? Nefes darlığı, öksürük ve ateşte düzelme nasıl anlaşılır? Detaylar için tıklayın.
Mide üşütmesi neden olur? Beslenme, stres ve enfeksiyon ilişkisi! Sindirim sağlığınızı korumak için uzman önerileri keşfedin.